O gun Elif Safak okurken gormustum, bir insan depresyon sonrasi hic eskisi gibi olmaz, kullerinden dogar bambaska insan olur diye. Ben bu blogu ilk actigimda kotu bir iliskim vardi, habire ayrilir, ayrilmaz ister, kafamla kalbim arasinda kalirdim. Yillar gecti annemin mantigiyla kendi arasinda kalan kiz buyudu, yine kotu iliskiler yasasi, guzel iliskiler yasadi, kotu ayriliklar yasadi. Insan evrim geciriyor hani ya, epey de degisiyor, dertlerin tarzi degisiyor, dertlerin etkisi, izleri herbirsey degisiyor, ama yavas be anacigim. Soyle bir bakiyorum, cevremdeki pek cok insan benimle birlikte, oyle cok mutlu olmak diye birsey yok, elindekiyle mutlu olmak var. Ya da ne bileyim pekcok sey degismese bile insanin hayatinda, hayata tutumu degisiyor insanin, tek gercek kendini mutlu edebilmek...Ve bunun icin kendini tanimak gerekiyor, bilmek, sonra deli gibi cabalamak gerekiyor. Hayat hep bir caba, hep bir evrim, mutlu olmaya calismak, kimi zaman basarmak, kimi zaman basaramamak ama hep en az hasarla ustesinden gelebilmek, hep birseyleri beklemek, beklerken hayatin da tadina varabilmek. Hayat guzel, insanlar guzel, hayat bazen kotu, insanlar da ama hayat boyle oldugunca kotu halleriyle guzel. Cok mutlu olmayi beklememek gerek, mutlu olacak seyler bulmak gerek, bir de az mutlulukla yetinmek. E avuc ici kadar mutluluk yeter... :)
PS. nedenseacaba yapmisim blogumu, eskiden hep boyle sorular sorardim. Simdi sorularim bile evrim gecirdi, ne olacak acaba. Sanirim birkac yila bunu da birakip hayati oldugunca, daha guzel yasabilecegim :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder